Abstract:
Modernleşmenin beraberinde getirdiği sekülerleşme kuramı 20. yüzyıl
sonuna kadar dinin toplumsal ve bireysel anlamda gerileceği ve zaman
içerisinde yok olacağı iddialarını tartışmıştır. 20. yüzyıl sonuna gelindiğinde
ise klasik sekülerleşme teorisyenlerinin iddia ettiği gibi dinin ortadan
kalkmadığı, aksine yeni dini hareketler aracılığıyla toplumların ve bireylerin
hayatlarında sürdüğü teorileri ortaya atılmıştır. Son dönemde ise eklektik
paradigma aracılığıyla hem eski hem yeni paradigmanın birbirini yanlış
anladığı söylenmiş, din ile modernitenin birbirini etkilediği belirtilmiştir.
Çalışmamız bu bahsetmiş olduğumuz sekülerleşme teorilerinin geçirmiş
olduğu kavramsal ve kuramsal değişimi ele almaktadır. Çalışmanın konusu
sekürleşme alanında ortaya atılan teorilerden oluşturmaktadır. Çalışmanın
amacı ise sekülerleşme hakkında ortaya atılan, klasik sekülerleşme
teorileri, çağdaş sekülerleşme teorileri ve eklektik paradigmayı açıklamak
ve bu paradigmaların önemli temsilcilerinin konu hakkındaki iddialarını
özetlemektir. Nitel araştırma yönteminin dökümantasyon tekniği
kullanılarak ele alınan çalışma sekülerleşme teorileri kapsamında ortaya
atılan iddiaları bütünüyle görmeyi sağlar.