Abstract:
Bu çalıĢmanın temel amacı anneden algılanan narsisistik özelliklerin iliĢki
doyumuna etkisinde gerçek benlik, ideal benlik ve romantik iliĢki obsesyon ve
kompulsiyonların aracı rolünün incelenmesidir. AraĢtırmanın örneklemi basit
seçkisiz yöntem ile belirlenmiĢ olup, araĢtırma Türkiye‟de yaĢayan 18-45 yaĢ
arası 278 (%65.9) kadın ve 144 (%34.1) erkek olmak üzere toplam 422 gönüllü
katılımcıyla gerçekleĢtirilmiĢtir. Katılımcılara KiĢisel Bilgiler Formu, Anneden
Algılanan Narsisizm Ölçeği (AANÖ), ĠliĢki Doyumu Ölçeği (ĠDÖ), Ġdeal-Gerçek
Benlik Kavramı Ölçeği (ĠGBKÖ), Romantik ĠliĢki Obsesyon ve Kompulsiyonları
Ölçeği (RĠOKÖ) uygulanmıĢtır. AraĢtırmadan elde edilen veriler, SPSS 27 ve
Lisrel 8.51 programları kullanılarak analiz edilmiĢtir. Ölçekler arasındaki iliĢki
düzeyi ve yönü, Pearson Korelasyon analizi kullanılarak incelenmiĢtir. Ayrıca,
ölçeklerin demografik değiĢkenlere göre farklılıklarını anlamak amacıyla
Bağımsız Gruplar t-testi ve ANOVA testleri uygulanmıĢtır. Yordayıcılık analizi
için Çoklu Doğrusal Regresyon yöntemi tercih edilmiĢtir. Yapısal eĢitlik modeli
kurulması amacıyla Lisrel programı kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonuçlarına göre
anneden algılanan narsisizm arttıkça iliĢki doyumu azalmaktadır. Gerçek benlik
ise anneden algılanan narsisizm ile iliĢki doyumu arasındaki iliĢkiye kısmı
aracılık etmektedir. Anneden algılanan narsisistik özellikler arttıkça idealize
edilen benlik ve iliĢkiye yönelik obsesyon ve kompulsiyonlar da artmaktadır.
Demografik bilgiler açısından bakıldığında ise kadınların annelerinden
algıladıkları narsisistik özellikler erkeklerinkinden daha fazladır. Ayrıca yaĢ,
algılanan gelir durumu, medeni durum ve eğitim durumuyla iliĢki doyumu,
romantik iliĢki odaklı obsesyon-kompulsiyon ve gerçek-ideal benlik arasında
anlamlı iliĢki ortaya koyulmuĢtur. Bu çalıĢmada elde edilen bulgular literatürdeki
farklı çalıĢmalarla tartıĢılmıĢtır. Sonuç olarak annelerinin narsisistik özelliklerine
vi
maruz kalan bireyler romantik iliĢkilerinde zorlanabilmekte, ayrıca kendisinin
maruz kaldığı yüksek beklentiler sebebiyle idealize edilmiĢ benliği arttıkça
iliĢkisine yönelik obsesif-kompulsif semptomları artarak iliĢki doyumunu
azaltabilmektedir