Abstract:
20. yüzyılın ilk çeyreğinde teatral alanda kullanılan deadpan, ifadesiz yüz anlamına gelmektedir. İnsanın
duygularını gösterebilecek herhangi bir mimikten arınmış halini tasvir eden deadpan, Marksist teori
içerisinde kuramsallaştırılan ve kapitalist ekonomi pratiği içerisindeki insanın başta kendisine daha
sonra yaşadığı çevreye yabancılaşmasıyla ortaya çıkan şeyleşme kavramıyla ilgilidir. Diğer yandan
deadpan estetik bir biçim olarak özellikle 1990’lı yıllardan sonra fotoğraf sanatını etkilemektedir.
Öznelliğin, duygunun, abartılı sanatsal ifade biçimlerinin noksanlığıyla ilişkilendirilen deadpan,
fotoğrafta gerçekliğin sade bir şekilde aktarımına dayalıdır. Fotoğrafta portre ve özellikle topografya
alanlarında uygulanan bu estetik biçimden faydalanan Andreas Gursky, küreselleşme ve tüketim
kültürünü eleştiren çalışmalarında uyguladığı fotoğrafik tekniklerle mekânları şeyleştirmektedir.
Bu bağlamda çalışmada Gursky’nin deadpan estetiğin niteliklerini taşıyan 3 farklı topografyaya ait
çalışma, Marksist teori içerisinde kuramsallaştırılan şeyleşme kavramı perspektifinden ve betimsel
analiz yönteminden faydalanarak incelenmektedir.